top of page

Create Your First Project

Start adding your projects to your portfolio. Click on "Manage Projects" to get started

ERKEK CİNSEL SAĞLIK SORUNLARI

Abdulkadir yüksel devlet hastanesi

Abdulkadir yüksel devlet hastanesi üroloji kliniği

Erken Boşalma Nedir?
Erken boşalma, günümüz ilişkilerinin çoğunda meydana gelen bir durumdur. Erken boşalmada erkek, istenilen süreden daha erken şekilde orgazma ulaşır. Bu da partnerler arasında cinsel doyuma istenilen oranda ulaşılamaması anlamına gelir. Şimdiye kadar farklı tanımlamalar yapılmıştır.

Erken boşalma problemi yaşayan erkeklerde boşalma, vajinal penetrasyon sonrası 1-3 dakika içinde meydana gelir ve geciktirilemez. Söz konusu durum stres ve kaygı yarattığı için, erkeklerin cinsel ilişkiden uzaklaşmasına ve özgüven kaybına neden olabilir.

Yapılan araştırmalara göre 18 ile 59 yaş arasında bulunan her 3 erkekten 1 tanesi bu sorunu yaşamaktadır. Partnerler arasında ilişkinin bozulmasına kadar varabilecek bir problem olan erken boşalma, klinik ortamda tedavi edilebilecek olan bir cinsel sağlık problemidir.

Erken Boşalmanın Nedenleri
Erken boşalma fiziksel nedenlerden kaynaklanıyor olabileceği gibi, psikolojik nedenlerden de kaynaklanıyor olabilir. Söz konusu nedenlerin ortadan kaldırılması, günümüzde gelişen tedavi yöntemleri sayesinde mümkün olmaktadır. Utanç duyulacak bir problem olarak görülen erken boşalma, bu utanç duygusunun aşılması ve bir doktordan yardım istenmesi durumunda çözüme ulaştırılabilir. İlk zamanlarda hafif şekilde gözlenen erken boşalma problemleri, müdahale edilmediği takdirde çok daha ciddi bir boyuta ulaşabilir.

Erken boşalmanın ortaya çıkmasına neden olabilecek psikolojik ve biyolojik nedenlerin şöyle bir listesini yapabiliriz:
Psikolojik Nedenler: Kişinin kendi bedenini sevmemesi ya da negatif düşünceler içinde olması, cinsel deneyimsizlik, anksiyete ya da ilişki stresi, ilişki yeniliği, aşırı heyecan ve uyarılma, depresyon, kendini suçlama ya da yetersiz hissetme.

Biyolojik Nedenler: Diyabet, hormon bozuklukları, multiple skleroz, prostat bezi sorunları, guatr gibi tiroit sorunları, idrar yolu enfeksiyonları ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar.

Erken boşalma bu nedenlerden farklı olarak erken dönemde yaşanmış olan bazı travmalara bağlı olarak da ortaya çıkmış olabilir. Örneğin bu konuda şu nedenlerden bahsetmek mümkün:

Cinsel istismara uğramış olmak,

Travmatik bir cinsel ilişki deneyimi yaşamış olmak,

Katı bir cinsel eğitim ve yetiştirilme tarzına maruz kalmış olmak,

Psikolojik koşullanma.

Erken Boşalma Teşhisi

Erken boşalma rahatsızlığının tanısı için ilkin bir doktor ve hasta görüşmesine ihtiyaç vardır. Bu görüşme sırasında hastanın kendi hikayesini, erken boşalmaya neden olabilecek hikayeleri doktora eksiksiz bir şekilde anlatması büyük önem taşımaktadır. Gerekli görüldüğü takdirde fiziksel muayene de gerçekleştirilebilir.

Eğer erken boşalma problemi, sertleşme sorunu ile birlikte yaşanıyorsa, sorunun hormonlardan kaynaklı olup olmadığını anlamak için bazı laboratuvar testleri istenebilir. Hastanın öyküsüne ve laboratuvar testlerinin sonuçlarına göre doktor tarafından gerekli görülen tedavi yöntemi belirlenir.

Erken Boşalma Tedavisi
Günümüzde erken boşalma tedavisi ile ilgili olarak geliştirilmiş olan çok sayıda yöntem mevcut. Cerrahi müdahale gerektirmeksizin gerçekleştirilen bu tedavi yöntemleri ile, erken boşalma başarılı bir şekilde ortadan kaldırılabilmektedir. Bu yöntemleri şu şekilde listelemek mümkün:

İlaç Tedavisi: SSRI olarak adlandırılan ve oral olarak alınan ilaçlar, ortalama olarak 5 ila 10 gün içerisinde etkisini göstermektedir. Bu ilaçların her gün düzenli olarak kullanılması gerekir ve ortaya terleme, bulantı, kusma ve yorgunluk gibi yan etkiler çıktığı için bazı hastalardan tedaviye devam etmesi sağlanamaz. Böyle durumlarda dapoksetin içeren ilaçlar kullanılabilir. Bu ilaçların düzenli olarak kullanılması gerekmez ve cinsel ilişkiden 1 ila 3 saat önce alındığında etkisini gösterir.

Krem ve Jel Kullanımı: Erken boşalma tedavisinde kullanılan lokal anestezik jel ve kremler, penisin duyu kaybı yaşanmasına ve böylelikle boşalmanın daha geç gerçekleşmesine neden olur. Bu yöntemin haplarda olduğu gibi herhangi bir yan etkisi yoktur. İlişkiden 15-30dk önce uygulanıp, ilişkiye başlamadan önce bu kremlerin ciltten uzaklaştırılması-temizlenmesi önerilir.

Egzersiz ve Spor: Kegel egzersizi, erken boşalma tedavisinde en sık uygulanan yöntemlerden biridir. Bu yöntemde önemli olan idrar tutmayı ve aynı zamanda boşalmayı önlemeyi sağlayan kasların güçlendirilmesidir. Kegel egzersizlerine ek olarak pelvik kasları çalıştırmaya yarayan egzersizler de yapılabilir.
Prezervatif Kullanımı: Prezervatif kullanımı, cinsel ilişki sırasında doğrudan temas olmadığı için penisteki duyu hissini azaltır ve boşalmayı geciktirir. Aynı zamanda günümüzde yaygın olarak kullanılan lokal anestezik jelli prezervatifler kullanmak da tercih edilebilir.

Penis başı dolgusu: penisin baş kısmına hyaluronik asit dolgusu yapılarak 4-6 ay arasında etkisi süren bir tedavi çeşididir.

Tüm bu tedavi yöntemleri sayesinde, erken boşalma tedavisinde başarıya ulaşılabilmektedir. Fakat yukarıdaki yöntemlere ek olarak, yine doktorlar tarafından erken boşalma tedavisine yardımcı olması için sunulan şu önerilere de kulak vermekte fayda var:

İlişkiden 1 saat önce mastürbasyon yapmak, ilişki sırasında boşalmayı geciktirmeye yardımcı olabilir.
Doğrudan cinsel ilişkiye geçmek yerine, bir ön sevişme seansı ile cinsel ilişkiye hazırlık yapılması, boşalmayı geciktirebilir.
Dur-başla yöntemi sık kullanılan yöntemlerden biridir. Kişi boşalmaya yakın bir hale geldiğinde durur ve boşalma hissinin kaybolmasını bekler. Bu şekilde 3 tekrardan sonra boşalmaya izin verilir. Bu metodun düzenli olarak uygulanması, erken boşalma sorununun giderilmesi konusunda etkili olmaktadır.
Eğer erken boşalma kişinin kendisinde bulunan ya da partneri ile yaşadığı sorunlardan kaynaklanıyorsa, psikoterapi etkili olabilir.

Her ne kadar erken boşalma toplumda bulunan erkeklerin birçoğunun gizlediği bir sorun olsa da, bir doktorla paylaşıldığı takdirde kolay bir şekilde çözüme ulaştırılabilir. Bu yüzden siz de bu sorununuzu gizlemeden, bir hekimle paylaşın ve çok geç olmadan bu problemin üstesinden gelin.


EREKTİL DİSFONKSİYON (SERTLEŞME SORUNU)

Halk arasında iktidarsızlık, sertleşme güçlüğü (impotans- erektil disfonksiyon) cinsel birliktelik için peniste yeterli sertlik yani ereksiyon sağlayamama veya sürdürememe olarak tanımlanır.

İçindekiler
Erektil Disfonksiyon Nedir?
Sertleşme Sorununun Görülme Sıklığı Nedir?
Sertleşme Nasıl Sağlanır?
Sertleşme Sorunu Neden Oluşur, Sebepleri Nelerdir?
Organik sebepler veya risk fakörleri arasında pek çok hastalık sıralanabilir:
Sertleşme Bozukluğu Tanısı Nasıl Konur?
Sertleşme Bozukluğu Tedavisi Nasıl Yapılır?
Sertleşme Sorununun Görülme Sıklığı Nedir?
En sık görülen cinsel problemdir ve 50 yaş üstü erkeklerin yaklaşık %50’sinde görülmektedir. Tüm yaş grupları göz önüne alındığında erkeklerin %30’unda görülebilir. Türkiye’de yapılan araştırmada 40 yaş üstü erkeklerin %34’ünün farklı derecelerde sertleşme sorunu yaşadığı saptanmıştır.

Erektil disfonksiyon kişinin ve partnerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir durumdur. Kişide öz güven eksikliği, depresyon, ailevi sıkıntılar hatta boşanma sebebi olabilir. Eskiden psikolojik olduğu düşünülse de altta yatan hastalığın aslında ön belirtisidir.

Sertleşme Nasıl Sağlanır?
Görsel-işitsel veya temasla cinsel uyarı sonucunda hormonal ve sinirsel sistem aktive olur ve peniste salgılanan kimyasal birtakım mediatörler (aracı madde) ile kan akımı artar ve ereksiyon yani sertleşme sağlanmış olur.

Bu sırada peniste süngerimsi cisimlerde (korpus kavernosum) kan basıncı artar, kan bu cisimler kan ile dolar ve tam ereksiyon sağlanmış olur. Bu sırada kanı sisteme geri taşıyan damarlar kapanır ve ereksiyon sürdürülür. Orgazm-ejakülasyon (boşalma) sonrası peniste biriken kan kan akımına geri döner ve sönme gerçekleşmiş olur.

Sağlıklı bir ereksiyon için kişinin ruh durumunun- sağlığının psikolojisinin de uygun olması gerekir.

Sertleşme Sorunu Neden Oluşur, Sebepleri Nelerdir?
Sağlıklı bir ereksiyon için dış uyaranla (görsel, işitsel veya tensel uyarılma) beyindeki ilgili bölge aktive olur. Hormonal ve sinirsel ileti ile peniste damar açıcı maddeler salgılanır. Sağlıklı çalışan kan damarları genişler ve peniste sırt kısmında 2 adet süngerimsi cisimcik (korpus kavernozum) kanla dolar ve şişer-gerilir.

Bu sırada kanın vücuda geri dönmesini sağlayan venler (toplar damarlar) kapanır ve sağlıklı tam ereksiyon sağlanmış olur.

Tüm bu karışık-kompleks sistemin herhangi bir veya birkaç aşamasında aksama olursa sertleşme bozukluğu (impotans) gelişir. Başlıca 2 grup altında toplanır:

Psikojenik sebepler

Organik sebepler

Organik sebepler veya risk fakörleri arasında pek çok hastalık sıralanabilir:
Diabet (şeker hastalığı-özellikle kontrolsüz diabet)

Hipertansiyon

Obezite (fazla kilo alımı)

Kan yağları yüksekliği (kolesterol ve trigliserit yüksekliği)

Geçirilmiş prostat, mesane ve barsak kanseri cerrahileri

Kullanılan bazı ilaçlar (prostat kanseri ilaçları, antidepresanlar, hipertansiyon ilaçlarından bazıları vs)

Nörolojik hastalıkları

Hormonal bozukluklar (erkeklik hormonu düşüklüğü, hipofiz ve tiroid bezi hastalıkları)

Kalp-damar hastalıkları

Sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı

Yaşlanma sayılabilir

Sertleşme Bozukluğu Tanısı Nasıl Konur?
Sertleşme bozukluğu nedeniyle başvuran hastalar başvurduğunda ilk ve en önemli değerlendirme tıbbi öz geçmişinin öğrenilmesidir. Risk faktörü herhangi bir hastalık var mı? Bu hastalıklar için tedavi alıyor mu? Örneğin şeker ve kolesterol yüksekliği için tedavi alıyor mu? Şekeri ne düzeyde? Geçmiş kanser öyküsü varsa tedaviye nasıl cevap almış, hastalığı ilerleme mi gösterdi?

Bazen de hastalar bizlere sertleşme bozukluğu ile başvurur, altta yatan sebebi bizler tetkikler neticesinde saptarız. Örneğin hastalarda şeker, hiperlipidemi veya başka bir hormon bozukluğu yaptığımız değerlendirme sonucunda saptanabilir.

Hastalarımızın tıbbi özgeçmişini öğrenirken cinsel arzusu, sertleşme derecesi, ilişki sıklığı, partneriyle cinsel tutumları, sabahları-geceleri kendiliğinden ereksiyonları, psikolojik durumu da değerlendirilir. Bu değerlendirmede organik veya psikojenik impotans ayrımı yapılmaya çalışılır.

Detaylı fizik muayene yapılarak testis boyutları, penis incelenir. Penis boyutu, kurvatür (eğrilik) idrar deliği (hipospadias açısından), peyroni plağı varsa bakılır. 40 yaş üstü hastalarda prostat muayenesi de gerekirse yapılmalıdır.

Altta yatan hastalığı tespit etmek için hastalarımızdan bazı kan testleri (açlık kan şekeri testosteron, kan yağları, tiroid hormonları, karaciğer enzimleri, kan sayımı vs) istenir. Penis içine ilaç enjeksiyonu ile uyarılma testi (intrakavernozal uyarı testi) veya penil doppler de gereken hastalarda istenebilir.

Son olarak hastalarımızın cinsel performansını değerlendirmek amacıyla, uluslararası bir sorgu formu doldurmaları istenir. Uluslararası kabul edilen ve kullanılan bu form sayesinde probleminin ciddiyeti belirlenir.

Sertleşme Bozukluğu Tedavisi Nasıl Yapılır?
Sertleşme bozukluğunun tedavisine öncelikle varsa altta yatan hastalığın tedavisi ile başlanmalıdır. Örneğin diyabeti veya hipertansiyonu varsa kontrol altına alınmalıdır. Altta yatan sebep kullanılan ilaç tedavisi ise bu tedavi uygun tedavi ile değiştirilmelidir.

Sertleşme bozukluğunun ilk tedavisi kişinin yaşam tarzını değiştirmesidir. Bu amaçla:

Fazla kilolardan kurtulmak

Sigara-alkolden uzak durmak

Fiziksel egzersizi olabildiğince artırmak

Akdeniz tipi beslenme- kalp damar sağlığı için özelikle

Stresten uzak durmak

Yaşam tarzı değişikliklerine ilaveten hastalarımıza uyguladığımız bazı tedavi yöntemleri vardır:

İlaç tedavisi: Bu tedaviler en sık ve ilk kullandığımız tedavi şeklidir. Ağızdan alınan ilaçlarla penis kan damarları daha fazla genişletililir. İçerisindeki etken madde farklı olmakla birlikte (sildenafil, tadalafil, vardenafil, avanafil) 5-fosfodiesteraz denen enzim inhibitörü olarak görev yapıp penis kan akımını artırırlar. Sürekli veya ilişki öncesi kullanılan farklı preparatları bulunmaktadır. Kalp ilaçlarından nitrat kullananlarda kullanılmaları sakıncalıdır. Özellikle ilk haftalarda baş-kas ağrısı, burun tıkanıklığı, kulak çınlaması gibi hafif yan etkileri olabilir. Bu tedavilerin %80’e varan hastada başarılı olmaktadır.

Penise iğne tedavisi: İlaç tedavisinden fayda görmeyen hastalarda uygulanan penis içine damar genişletici ilaçların enjeksiyonudur. Papaverin veya Alprostadil hekim gözetiminde ve hekim tarafından uygulanarak hastaya öğretilir. 3 ilacın karışımı trimix (Papaverin, Fentolamin ve Alprostadil) piyasada en etkili karışımdır. Hekim tarafından belirlenen dozlarda ilişkiden 15-20dk öncesinde penise enjekte edilir ve cinsel beraberlik sağlanmış olur.

ESWT (düşük yoğunluklu şok dalga tedavisi-low intensity schock-wave therapy): Penise düşük yoğunluklu şok dalgaları gönderilerek yeni kan damarları oluşumu sağlanır. Belli aralıklarla toplam 6-12 seans uygulanabilir. Avrupa Üroloji Kılavuzları tarafından da önerilen hiçbir yan etkisi olmayan, hafif orta düzeydeki sertleşme bozukluğunda kullanmaktayız.
Herhangi bir yan etkisi yoktur, ağrısız bir işlemdir. İşlem sırasında hiçbir hazırlık yapılmasına gerek yoktur ve işlem sonrası hastalar normal hayatlarına dönerler. Hafif-orta düzeyde sertleşme bozukluğu olanlarda %75, orta-ağır hastalarda ise 12-24 seans sonuna %50 başarı sağlar. Hastalar sonuçları genellikle 1 ay sonra görmeye başlarlar ev 1 yıl kadar etkinliği devam eder.

PRP (Platelet Rich Plazma): Hastadan alınan kan özel bir tüpe alınır ve bazı işlemlerden geçirilerek hücre yenilenmesini uyarıcı proteinler (plazma) ayrıştırılır. Bu ayrıştırılan plazma penis içine çok ince bir iğne ile enjekte edilir. Böylece penis içinde kan damarlarının rejenerasyonu ve yeni damar oluşumu uyarılmış olur. Genellikle ESWT tedavisi ile kombine uygulanır. Haftada bir veya 2 haftada bir uygulanabilir.
İşlemden sonra hastalar sosyal hayatlarına dönebilirler.

Penis protezi (penil prosthesis): Diğer tedavilerden fayda görmeyen hastlarda uygulanan yapay olarak sertlemeyi saplayan cihazlardır. Ameliyatla penis içinde sertleşmeyi sağlayan cisimciklerin (korpus kavernozumlar) içine yerleştirilirler. Farklı marka ve modellerde protezler vardır. Temel olarak protezler 2’ye ayrılır: şişirilebilir ve bükülebilir olanlar.
Bükülebilir (malleable) olanlar adında da anlaşıldığı gibi eğilip bükülebilir daha sert maddeden yapılmış protezler penis içindeki korpusların içine yerleştirilir. Dışardan hissedilebilir. Kullanımı kolaydır ve maliyetleri düşüktür.

Diğer tip şişirilebilir (inflatable) olanlar da 2 tiptir. 3 parçalı olan şişirilebilir protezlerde 2 parçalı olanlardan farklı olarak kasık bölgesine bir rezervuar (hazne) yerleştirilir. Bu haznede su vardır. 3 parçalı protezler en fizyolojik olandır ve gerçek penis sertleşmesinin birebir taklididir. Bu protezlerin kullanımı biraz daha zordur ve maliyeti yüksektir.

Peniste korpusların içine 2 balon şeklindeki protez, kasık bölgesine su rezervuarı (2 parçalılarda bu kısım yoktur) ve yumurtalık içine de pompası yerleştirilir. Kişi ilişki öncesi yumurtalık içindeki pompaya basar ve kasık içine yerleştirilen rezervuardan su balonlara doğru hareket eder ve sertleşme sağlanmış olur. İlişki sonunda pompa üzerindeki düğmeye basarak penis söndürülür. Sönme sırasında penis cisimleri içindeki su kasık bölgesindeki rezervuara geri döner.

DR.MEHMET HANİFİ ÖZGÜL

ABDULKADİRYÜKSEL DEVLET HASTANESİ ÜROLOJİ KLİNİĞİ

bottom of page